Mısır’ı yöneten Firavun bir gün ordusuna İsrailoğullarından doğmuş bebeklerin öldürülmesi için emir vermiştir. Bu emri duyan Hz.Musa’nın annesi ise Hz Musa’yı bir sepet içerisinde Nil nehrine bırakmıştır.
Firavunun eşi Nil nehrinde yüzen sepetin içindeki bebeği fark edince bu bebeği sahiplenmek istemiştir. Firavun’un eş Hz. Musa’yı emzirecek bir süt anne aramıştır. Tesadüfi olarak Hz.Musa’ya gerçek annesi süt annelik yapmıştır ve böylelikle Firevun’un sarayında yaşamışlardır.
Uzun zaman geçtikten sonra Hz. Musa, İsrailoğullarını toplayarak Kızıldeniz’i açıp Midiyanaya doğru kaçtı. Hz Musa’nın en bilindik mucizesi ise bu Kızıldeniz’i ortadan ikiye yarması olmuştur.
Yıllar Sonra Hz. Musa İsrailoğulları ile Firevun arasındaki barışı sağlayabilmek için Mısır’a tekrardan dönmüş oldu ve Hz. Musa barışı sağladıktan sonra kırk yıl boyunca Sina dağlarında yaşadı.
Hz. Musa, İslam, Hristiyanlık ve Yahudilik’te önemli bir peygamber olarak kabul edilir. Tevrat’a göre İsrailoğulları’nın özgürlüğü için Mısır’dan çıkışlarını yönlendiren ve Tora’yı aldığı peygamberlerden biridir. İslam inancına göre de bir peygamber olan Hz. Musa, Allah’ın vahiylerini almış ve İsrailoğulları’nı tevhid inancına davet etmiştir.